Köklü Değişim Medya

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'nin "hak ihlali" kararına muvafakatle yeniden yargılama yaptığı Hizb-ut Tahrir davasında tüm sanıklar hakkında beraat kararı verdi.

Sanıklar; Mehmet Nazif Yıldırım, Mehmet Taha Yılmaz, Abdullah Kuşçu, Cevher Kara, Hasan Bebe, Mustafa Küçük, Cuma İren, Müslüm Korkmaz, Hasan Yavuz, Mehmet Göçmen, Şeyh Müslüm Okan ve Gencebay Keleş hakkında “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan cezalandırılması istemi ile açılmış olan ve Diyarbakır 6 ACM’de görülen yeniden yargılama davasında mahkeme heyeti, yaptığı yargılama sonucunda sanıklar hakkında beraat kararı verdi.

Mahkeme kararında; AYM’nin bazı Hizb-ut Tahrir üyeleri hakkında verilen hak ihlali ve yeniden yargılama kararına muvafakat edilerek yeniden yargılamanın yapıldığı ifade edildi. Savcı mütalaasında; “hak ihlali oluşturduğu ifade edilen eksikliklerin yapılacak yeniden yargılama sonucunda mahkemece hazırlanacak gerekçeli karar ile ortaya konulabileceği, bu kapsamda sanıkların eylemlerinde herhangi bir değişikliğin olmadığı nazara alındığında sanıklar hakkında daha evvel Diyarbakır CMK 250. Maddesiyle görevli (Kapatılan) 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 26/08/2010 tarihli 2009/583 Esas ve 2010/570 sayılı ilamı ile verilen cezaların CMK’nun 323/1. Maddesi uyarınca aynen onaylanmasına karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur” dedi.

Daha sonra sanıklara ve müdafilerine son sözleri sorulan duruşmada, karar aşamasına geçildi.

“Gerekçesi en geç on beş gün içerisinde dava dosyasına konulacağı üzere;

•Diyarbakır (Kapatılan) 6. ACM’nin 2009/583 Esas ve 2010/570 sayılı ilamı ile verilen hükmün İPTALİNE,

•Sanıklar Mehmet Nazif Yıldırım, Mehmet Taha Yılmaz, Abdullah Kuşçu, Cevher Kara, Hasan Bebe, Mustafa Küçük, Cuma İren, Müslüm Korkmaz, Hasan Yavuz, Mehmet Göçmen, Şeyh Müslüm Okan ve Gencebay Keleş hakkında “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de; sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmamış olması nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince BERAATİNE…” karar verildi.

Beraat Kararı Emsal Bir Karardır!

Bir tarafta beraat kararı, diğer tarafta Bekir Kurtuluş’un tutuklanması… 24 saat içinde gelen iki ayrı haber, yargıdaki Hizb-ut Tahrir’e yönelik kafa karışıklığını ortaya koymaya yetiyor.

Diyarbakır 6. ACM’nin AYM’nin kararına muvafakat göstererek verdiği beraat kararı, Hizb-ut Tahrir üyelerine yönelik yargı zulmünün giderilmesinde önemli bir “emsal karar” olarak değerlendiriliyor.

Dolayısıyla şuan cezaevinde hükümlü bulunanlar başta olmak üzere, yargılanması devam eden tüm Hizb-ut Tahrir sanıklarının haklarında beraat kararları verilmeli, mağduriyetlerine son verilmelidir! Aksi hâlde AYM’nin işaret ettiği “hak ihlali”nde ısrarcı olunacağı ve bu durumun da telafisi imkânsız mağduriyetlere yol açacağı muhakkaktır. Bu mağduriyetlerin giderilmesine katkı sunmayanların, yargı zulmünün devam etmesinde ısrarcı olanların, zulme sessiz kalanların/göz yumanların hem dünyada hem de ahirette sorumlu olacakları da bilinmelidir!

___

#YargıZulmüneDurDe